SADAT Savunma Basın Açıklaması - 19 Kasım 2021

Son dönemlerde bazı konvansiyonel medya organlarında ve sosyal medya ortamlarında şirketimizle ilgili yapılan haksız, mesnetsiz ve gerçeğe aykırı haberler nedeniyle kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına işbu açıklamanın yapılma zarureti hasıl olmuştur.

 

SADAT Savunma Ticari bir Şirkettir

SADAT Uluslararası Savunma Danışmanlık İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş., 22.02.2012 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uygun bir şekilde kurulan, savunma sanayi hizmet sektöründe Türkiye’nin dost ve müttefiki ülkelerin savunma ve güvenlik güçlerine stratejik danışmanlık, reorganizasyon, modernizasyon, eğitim ve donatım hizmetleri veren Türk Ticaret Kanununa tabi olarak faaliyetlerini yürüten, kâr ve zarar edebilen bir şirkettir. SADAT, hiçbir devlet ya da kamu idaresi yönlendirmesiyle kurulmamış, hiçbir devlet ya da kamu idaresi tarafından finanse edilmemiş ve Türkiye Cumhuriyeti sınırlarında açılmış hiçbir ihaleye katılmamıştır. SADAT, devlet alımlarına teklif sunmamıştır. Herhangi bir fon, teşvik, kredi, hibe, gibi desteklerden de faydalanmamıştır. SADAT, tamamen öz kaynaklarıyla ve sektördeki tecrübesiyle savunma sanayi alanında hizmet veren bir sermaye şirketidir.

 Var Olmayanı İspat Etmek!

SADAT kurulduğu tarihten bu yana pek çok defa temelsiz imalar yahut maksatlı iftiralar vasıtasıyla hakkında şaibe oluşturma çabalarıyla karşı karşıya kalmış; ancak çoğunlukla tartışmanın tarafı olmaktan kaçınarak çalışmalarına odaklanmıştır. İddiaların özellikle hiçbir delile dayanmıyor olması ve söz konusu iftiraların çok hassas bir düzlemde gerçekleştiriliyor olması SADAT’ın milli menfaatler nazarıyla yumuşak bir yaklaşım sergilemesine sebep olmuştur. Fakat gelinen noktada SADAT, habercilik ve basın meslek ilkelerinden uzak bazı sözde gazetecilerin salt karalama ve itibarsızlaştırma maksatlı iftiraları, manipülasyonları ve kamuoyunun doğru bilgilendirilme hakkına karşı gerçekleştirdikleri saldırıları karşısında her türlü yasal hakkını daha güçlü bir şekilde kullanacağını deklare etmektedir. SADAT, habercilik ilkelerine sıkı sıkıya bağlı değerli basın mensuplarını ise, suç örgütü lideri sözcülüğüne soyunmuş bazı sözde gazetecilere karşı habercilik meslek ilkelerine sahip çıkmaya davet etmektedir. Ayrıca SADAT, gerek web sitesinden gerekse sosyal medya hesaplarından bugüne kadar yapılan birçok tezvirata cevap verdiği halde hala ahlak ve izan dışı ithamlara maruz kalması bu ithamlara toplu bir şekilde cevap vermeyi gerektirmiştir. Trajikomik manzara odur ki SADAT, zaten var olmayan şeylerin var olmadığını ispat etmek gibi ağır bir yükün altında bırakılmıştır.

 

Komplo Teorileri

Geçtiğimiz günlerde bir organize suç örgütü lideri tarafından ortaya atılan ve kamuoyunda yer bulan “SADAT eliyle El Nusra’ya silah gönderildiği” iddiası bütünüyle mesnetten yoksundur. SADATın gerçekleştirdiği faaliyetler arasında herhangi bir gruba ya da örgüte silah nakliyatı söz konusu değildir. Kaldı ki SADAT böyle bir altyapıya ve organizasyona hiçbir zaman sahip olmamıştır. SADAT’ın kendisine ait milis gücü, eğitim kampı ya da mühimmatı yoktur. Türkiye’de adaletten kaçarak karanlık odakların arkasına sığınıp ülkesi aleyhinde kara propaganda yapan malum organize suç örgütü lideri, ucuz bir iftirayla “Oluk oluk kanlarını akıtacağız” söylemine SADAT’ı ortak etmeye çalışmaktadır. Bu şahısla SADAT’ın bugüne kadar resmi ya da gayrı resmi hiçbir diyaloğu olmamıştır. SADAT ticari bir şirkettir. SADAT’ı temsile yetkili tek kişi SADAT Yönetim Kurulu Başkanı’dır. SADAT’ın organize suç örgütleriyle ya da yöneticileriyle herhangi bir iletişimi söz konusu olamayacağı gibi SADAT’ın üçüncü kişi ya da kurumlarla aracılar vasıtasıyla görüşmesi de söz konusu değildir. Zira SADAT, bu iddiaların sahiplerine cevap vermeyi bile zül saymaktadır.

Yine SADAT ile ilgili medyada yer bulan ve kamuoyu nazarında SADAT hakkında illegal bir yapı imajı oluşturma maksadı taşıyan “SADAT’ın Suriye Muhalefetini veya Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne bağlı güçleri eğittiği” iddiası da aynı şekilde hilaf-ı hakikattir. SADAT, ne Suriyeli milis güçlere ne ÖSO’ya ne de El-Nusra birliklerine;  Suriye’de, Türkiye’de veya başka bir yerde danışmanlık, eğitim ve donatım hizmeti vermemiştir. Bu kapsamda herhangi bir girişimde de bulunmamıştır. SADAT, 2013 yılında Libya Silahlı Kuvvetleri’ne BM yaptırımları kapsamına girmeyen askeri spor tesisi gibi projeler üretmiş; fakat görüşmeler sürerken Libya’da iç karışıklık başlaması üzerine SADAT, tüm proje çalışmalarını askıya almıştır. Bugüne kadar da Libya ile ilgili başkaca hiçbir çalışması olmamıştır. SADAT’ın şirket tüzüğünde bulunanlar dışında herhangi bir iş kolu bulunmamaktadır. SADAT, faaliyetlerinin tümünü ulusal, uluslararası ve faaliyet gösterdiği ülkelerin yerel mevzuatlarına uygun şekilde azami hassasiyet gözeterek gerçekleştirmektedir.

“SADAT, Libya ve Azerbaycan’daki çatışmalara cihatçı temin etti” iddiası ise dikkate almaya değmeyecek ölçüde gülünçtür. Zira SADATın silahlı gücü, silahlı personeli, eğitim alanı ya da eğitim kampı yoktur. SADAT, yaptığı işin doğası gereği silahlı güce ihtiyaç duymamaktadır. Bunu tartışmak bile abesle iştigaldir. Kaldı ki SADAT, çatışma bölgelerinde faaliyet göstermemektedir. SADAT, kurulduğu günden bugüne şeffaflık ilkesinden bir an olsun taviz vermemiştir.

Yine yakın zamanda İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener tarafından ortaya atılan “SADAT’ın Tokat ve Konya’da silahlı eğitim kampı var” iddiası ise Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturulmuş, iddia sahibi Meral Akşener’in ifadesine başvurulmuş, Meral Akşener iddialarına ilişkin herhangi bir bilgi ya da belgeyi de savcılığa sunmamıştır. Bir askeri eğitim kampı düşünülsün ki; ne herhangi bir görüntü, ne herhangi bir belge ne de Meral Akşener dışında bir şahidi olmasın. Mezkur iddialar gibi bu iddia da mantıktan yoksun ve gülünçtür. Nihayetinde bu iddia Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturularak kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir.

SADAT, paralı asker organizasyonu veya lojistik destek işleri gibi kolay ve kirli para peşinde koşan bir şirket değildir. SADAT’ın böyle bir görevi, amacı ya da misyonu bulunmamaktadır. Kaldı ki herhangi bir şirketin böylesi faaliyetleri hiçbir uluslararası rapora girmeden, yüzlerce belge ve delil olmaksızın gerçekleştirebilmesi imkân dahilinde değildir. Sadece akla uygun olmayan bu durum bile iddiaların gerçeğe aykırı ve şirket itibarını zedeleme amacıyla sürdürüldüğünü ortaya koymaktadır.

Yine son zamanlarda kamuoyunda yer bulan “SADAT’ın 15 Temmuz’dan sonra 3 yıl boyunca askeri okulların mülakatlarını yaptığı” iddiası, Milli Savunma Bakanlığı tarafından da yalanlanmış olan temelsiz iddialardan biridir. SADAT’ın herhangi bir ülke silahlı kuvvetlerinin personel alımında görev alması söz konusu olamaz. Bu tür iddialarla hem ilgili devlet kurumları yıpratılmaya hem SADAT’ın ticari itibarı zedelenmeye çalışılmaktadır.

 

Delil var mı?

Bu ve bunun gibi tezviratın SADAT’ın illegal ve silahlı bir yapı olduğu algısı yaratmaya çalışan gayri millî odakların planlı ve örgütlü çabalarının ürünü olduğu açıktır. Ve çok ilginçtir ki, SADATla ilgili ortaya atılan tüm bu iddiaların hiçbiri ne bir fotoğraf ne bir belge ne de bir kayıtla delillendirilmemiştir.

Yukarıda yer verdiğimiz karalamadan öteye gidemeyen iddialar, Türk girişimcilerin Savunma Danışmanlık sektörüne yönelmesi ve sektörde var olan şirketlere karşı rekabete katılması konusunda cesaretlerini kırmayı da amaçlamaktadır. SADAT, sektörde Türkiye’nin en az 10 şirkete daha ihtiyacı olduğunun bilinciyle çalışmalarını gerçekleştirmekte ve Türk girişimcileri bu konuda cesaretlendirmektedir.

Ancak bilinmesini isteriz ki SADAT, asıl amacı Türk Silahlı Kuvvetleri başta olmak üzere devletimizin kurumlarını, ülkemizin dış politikadaki itibarını yıpratmak ve siyaseti dizayn etmek olan unsurların kendisini elverişli bir aygıt olarak kullanmasının önüne geçmek için gereken tüm hukuki mücadeleyi kararlılıkla verecektir.

 

Kamuoyuna saygıyla duyurulur…

 

SADAT SAVUNMA DANIŞMANLIK İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

HUKUK MÜŞAVİRLİĞİ